Abraham Maslow Sözlerini sizler için hazırladık bu sayfada. Anlamlı ve etkileyici Abraham Maslow Sözlerini bu sayfada okuyabilir ve arkadaşlarınızla paylaşabilirsiniz.

Abraham Maslow 1 Nisan 1908’de Rus göçmeni Musevi bir ailenin yedinci çocuğu olarak New York’ta dünyaya geldi.

Eğitimli olmayan ailesinin ısrarları ile hukuk okumaya başladı. Üç dönem sonunda hukuk eğitimini bırakıp felsefe ve psikoloji ile ilgilenmeye başladı.

Doktorasını da Wisconsin’de verdikten bir sene sonra, E. L. Thorndike ile cinsellik üzerine çalışmak üzere Columbia’ya gitti. Bu dönemde Adler, Fromm, Horney gibi psikanalistler ve Gestatlçilerle tanışma imkanı buldu.

Brooklyn Üniversitesi’nde psikoloji dersleri verdi ve Brandeis Üniversitesi’nde psikoloji bölümü başkanlığı görevlerini yürüttü.

Emekli olduktan sonra taşındığı Kaliforniya’da geçirdiği kalp krizi sonucu 1970 yılında hayata veda etti.

En Çok Beğenilen Abraham Maslow Sözleri

Evet, denge ve uyumluluk acıyı azalttığı için iyi olabilir; ama belki de daha yüce bir ideale doğru ilerlemenizi engellediği için kötüdür.

Eğer bile bile gücünüz yettiğinden daha azını olmayı planlıyorsanız; sizi uyarırım, hayatınızın geri kalan kısmında mutsuz olacaksınız. Kendi yeteneklerinizden ve olanaklarınızdan kaçıyor olacaksınız.

Sevgi, gizli güçleri algılamakla kalmaz, aynı zamanda bunları gerçekleştirir de. Sevginin yokluğu potansiyeli kesinlikle bastıracak, hatta öldürecektir.

Sahip olduğunuz tek şey bir çekiçse, her şeyi bir çivi olarak görmeye başlarsınız.

Yazgıların en güzeli, bir insanın sahip olabileceği en büyük hazine, tutkuyla yaptığı bir iş için ona para ödeniyor olmasıdır.

Abraham Maslow Tarafından Söylenmiş 10 Güzel Söz

Oturduğu yerle iftihar eden bir insan görmeyi severim. Sevdiğim diğer bir şey de bir insanın oturduğu yerde kendisiyle iftihar ettirecek şekilde yaşamasıdır.

Psikolojik anlamda gelişmiş insanlar, kendi özerk yasa ve kurallarıyla kendilerini yönetirler. Aslında dış gerçekliğe uyum göstermez, dış gerçeklik tarafından şekillendirilemezler. Dış gerçeklikle başa çıkmak üzere donatılmamışlardır.

Kişi eksikliklerini doyurmaya ne kadar eğilimliyse karşısındaki insanı bir araç olarak değil özgün ve kendi içinde bir amaç olarak algılaması, onu düşkünlükten, ödülden, kullanılabilirlikten bağımsız bir şekilde algılayabilmesi de o denli zorlaşacaktır.

Genellikle en mükemmel olduğumuz anlarda gözümüze çarpan kendimiz olmaktan korkarız.

Gelişimin ileri aşamalarında kişi temelde yalnızdır ve kendinden destek alması gerekir.

Yaşadığımız her an önümüzde iki seçenek vardır; gelişime doğru bir adım atmak ya da güvende hissetmek için bir adım geri kalmak.

Her birimizin kavraması gereken yaşamsal ve dokunaklı bir gerçek var: Türümüze özgü erdemlerden her uzak düşüşümüz, kişinin kendi doğasına karşı işlediği her suç, ayrıcalıksız herkes bilinçaltımızda bir iz bırakır ve kendimizi küçük görmemize neden olur.

Birinci sınıf bir çorba, ikinci sınıf bir tablodan daha yaratıcıdır.

Genellikle en mükemmel olduğumuz anlarda gözümüze çarpan kendimiz olmaktan korkarız.

Kendi kendisiyle barış yaşamak istiyorsa; müzisyen müzik yapmalı, ressam resim yapmalı, şair şiir yazmalıdır.

Anlamlı Abraham Maslow Sözleri

Aklında uyku olan kişi, heɾ şeyi yatağı olaɾak göɾüɾ..

Bir insanın daha dürüst olmayı seçmesi, kendi takıntı ve saplantılarını sağaltmaya çalışmasından çok daha kolaydır.

Gelişim ve ilerleme, acı ve çatışma ile sağlanabilir.

İnsan, ne olmaya muktedirse “o” olmalıdır.

Anlamak, sevmenin olmazsa, olmaz kuɾalıdıɾ.

Eğitimin hedeflerinden biri, yaşamın değerliliğini öğretmek olmalıdır.

Kişinin bütün ihtiyaçları giderilse bile, eğer birey kendine uygun olan şeyi yapmıyorsa, kısa bir süre sonra yine hoşnutsuzluk ve huzursuzluk ortaya çıkar.

Hastalık, belirtilerin var olması mı demektir? Ben hastalığın, var olması gereken belirtilerin ortaya çıkmaması durumu olduğunu savunuyorum.

Çocuğɑ sɑdece kızgınlığını nɑsıl denetlemesi gerektiği değil, nɑsıl ve ne zɑmɑn ortɑyɑ koyɑcɑğı dɑ öğretilmelidir.

Tümüyle insan olmaya en yakın insanlar bile temel insani çıkmazdan yakalarını sıyıramazlar. İnsan, aynı anda, hem yalnızca bir yaratık hem de tanrısal bir varlıktır. Güçlü ve zayıf, sınırlı ve sınırsız, yetişkin ve çocuk, korku dolu ve yüreklidir. İlerler, geriler, kusursuzluğu arar ama aynı zamanda korkar kusursuzluktan. Hem ödlektir hem kahramansı.