Bardağı yere bırakın

Profesör, içi dolu bir bardak tutarak derse başladı:Bu bardağın ağırlığı ne kadardır sizce? diye sordu talebelerine. Herkes bir tahminde bulundu. İkinci bir soru daha geldi profesörden: -Bu bardağı birkaç dakikalığına tutsaydım ne olurdu? -Hiçbir şey. -Ya bir saat boyunca tutsaydım… -Kolunuz ağrımaya başlardı. -Haklısınız… Peki gün boyu elimden bırakmasaydım. -Her halde kas spazmı geçirir, belkiOkumaya devam edin “Bardağı yere bırakın”

Nasipse gelir Hint’ten Yemen’den

Eski Sisam krallarından Ancee adında bir zalim, yeni yaptırdığı bağa üzüm kütükleri diktiriyormuş. İşlerin bir an önce bitmesini sağlamak için de, kölelerini, dinlenmelerine fırsat vermeden çalıştırıyormuş. O zavallı kölelerden biri, bir gün pek bitkin düştüğü için dayanamayıp zalim krala: “Niçin bu kadar acele ediyorsunuz efendim? Siz bu bağın üzümlerinden yapılacak şarabı hiçbir zaman içemeyeceksiniz ki!..”Okumaya devam edin “Nasipse gelir Hint’ten Yemen’den”

Üçüncü bir yol hep var

  Çiftçinin biri, yaşlı ama zengin bir adama borçlanmış. Hasat işleri iyi gitmeyince borcunu ödeyememiş. Zengin adam borca mukabil çiftçinin genç ve güzel kızının izdivacına talip olmuş. Genç kızın gözyaşları, kalpleri yumuşatmamış. Sonunda yaşlı adam bir çare söylemiş. “Avucuma iki çakıl taşı alacağım: Biri siyah diğeri beyaz. Siyah evlilik; lâkin, beyaz çakıl taşını bulursan, seniOkumaya devam edin “Üçüncü bir yol hep var”

Neden seni seçti

Wimbledon’un ilk zenci şampiyonu Arthur Ashe kan naklinden kaptığı AIDS’den dolayı ölüm döşeğindeydi. Dünyanın her köşesindeki hayranlarından mektuplar yağmaktaydı. Bunlardan biri şöyle soruyordu: – Tanrı böylesine kötü bir hastalık için neden seni seçti? Arthur Ashe cevap verdi: – Tüm dünyada 50 milyon çocuk tenis oynamaya başlar. 5 milyonu tenis oynamayı öğrenir. 500 bini profesyonel tenisçiOkumaya devam edin “Neden seni seçti”

Yarın bugünden bellidir

Yaşlı bir marangozun emeklilik çağı gelmişti. İşveren müteahhidine, çalıştığı konut yapım işinden ayrılarak eşi ve büyüyen ailesi ile birlikte daha özgür bir yaşam sürmek tasarısından söz etti. Çekle aldığı dolgun ücreti elbette özleyecekti. Ne var ki, emekli olması gerekiyordu. Müteahhit, iyi işçisinin ayrılmasına üzüldü ve ondan, kendine bir iyilik olarak son bir ev yapmasını ricaOkumaya devam edin “Yarın bugünden bellidir”

Bilge kadının taşı

Dağlarda seyahat eden bilge bir kadın, bir dere kenarında değerli bir taş bulmuştu. Ertesi gün kadın başka bir gezginle karşılaştı. Adamın karnı çok açtı. Bilge kadından yiyecek birşeyler istedi.Kadın ona birşeyler vermek için çantasını açtığında değerli taşı gören adam, kadından onu da kendisine vermesini rica etti. Tereddütsüz: “Olur” dedi kadın. Aç gezgin, talihin nihayet kendisineOkumaya devam edin “Bilge kadının taşı”

Bakışını değiştirmek

Bir zamanlar, bir delikanlı bir bilgeye talebe olmak istedi. “Bana talebe olmak zordur” dedi bilge. “Korkarım, sen bunu başaramazsın.” Ama genç kararlıydı. Kendisinden ne isterse yapmaya hazır olduğunu söyledi. Bilge de ona manevi yoldaki ilk vazifesini verdi: “Bir yıl boyunca, kim seni kızdırmaya çalışırsa ona bir lira vereceksin.” Genç denileni yaptı ve tam bir yılOkumaya devam edin “Bakışını değiştirmek”

Ayakkabı teki

Bir bilge bir gün tam trene biniyordu ki, ayakkabılarından birisi ayağından çıktı ve yere düştü. Aşağıya inip alması imkansızdı; Çünkü tren çoktan harekete geçmişti. Yanındaki arkadaşları ne yapacağını merak ediyorlardı. O gayet sakin bir biçimde, diğer ayağındaki ayakkabıyı çıkardı ve az önce düşürdüğü ayakkabıya yakın bir yere fırlattı. Talebelerinden birisi dayanamayıp sordu: “Neden böyle yaptınız?”Okumaya devam edin “Ayakkabı teki”

Ahırdaki ceylan

Avcının biri, bir ceylan tuttu. O merhametsiz herif, ceylanı ahıra kapattı. Ahır, öküzlerle, eşeklerle doluydu. O herif de ceylanı, zalimler gibi bu ahıra hapsetti. Ceylan, ürkekliğinden her yana kaçmakta idi. Avcı, geceleyin eşeklere saman veriyordu. Her öküz, her eşek, açlığından samanı şeker gibi yiyor, şekerden de hoş buluyordu. Ceylan, gah bir yandan bir yana kaçıyor,Okumaya devam edin “Ahırdaki ceylan”

Affet babacığım

Evliliğinden beri evinde kalan babası yüzünden eşiyle sürekli tartışıyordu. Eşi babasını istemiyor ve onun evde bir fazlalık olduğunu düşünüyordu. Tartışmalar bazen inanılmaz boyutlara ulaşıyordu. Yine böyle bir tartışma anında eşi bütün bağları kopardı ve ‘Ya ben giderim, ya da baban bu evde kalmayacak’ diyerek rest çekti. Eşini kaybetmeyi göze alamazdı. Babası yüzünden çıkan tartışmalar dışındaOkumaya devam edin “Affet babacığım”

Tevazu

Bir adamcağız kötü yoldan para kazanıp bununla kendisine bir inek alır. Neden sonra, yaptıklarından pişman olur ve hiç olmazsa iyi bir şey yapmış olmak için bunu Hacı Bektaş Veli’nin dergahına kurban olarak bağışlamak ister.

Keşke sarı öküzü vermeseydik

Ormanın birinde aslanlar toplanmış. “Yahu” demişler, Hesapta kralız; ama açlıktan öleceğiz birader… Maymuna saldırsak, ağaca kaçıyor;fillere saldırsak, fazla büyük… Ceylanlar hızlı, yetişemiyoruz; kuşa dalsak, uçuyor. Eee balık yakalayacak halimiz de yok… N’aapsak? Bir tanesi; “En iyisi, öküzlere saldıralım” demiş, İri yarı görünüyorlar; ama ne pençeleri var, ne dişleri… Tam dişimize göre! Olur mu? Olur. Hücum!Okumaya devam edin “Keşke sarı öküzü vermeseydik”

Bir devlet ne zaman çöker?

Kanuni Sultan Süleyman, devletin akıbetini hayal eder. “Günün birinde Osmanoğulları inişe geçer, çökmeye yüz tutar mı?” diye derin derin düşünmeye başlar… Bu soruyu süt kardeşi meşhur alim Yahya Efendi’ye sormaya niyet eder. Güzel bir hatla yazdığı mektubu Yahya Efendi’ye gönderir: “Sen ilâhi sırlara vakıfsın. Kerem eyle de bizi aydınlat. Bir devlet hangi halde çöker? Osmanoğulları’nınOkumaya devam edin “Bir devlet ne zaman çöker?”

Mutluluk bir kelebek gibi

  Mutluluk tıpkı bir kelebek gibidir; Ne kadar kovalarsan, o kadar sakınır senden, Fakat dikkatini başka şeylere çevirdiğinde, Nazikçe gelip omuzuna konacaktır…Henry David Thoreau Zamanın birinde iki tane kız kardeş varmış, nasıl akıllılarmış anlatamam. Etraflarındaki ve okuldaki tüm bilgi onlara yetmez olmuş. Bir gün, anneleri onları dağdaki bilge adama götürmeye karar vermiş Kızlar, bilge adamlaOkumaya devam edin “Mutluluk bir kelebek gibi”