Fısıltı ve Tuğla

  Genç ve başarılı bir yönetici, yeni Jaguar’ıyla bir mahalleden hızlı bir şekilde geçiyordu. Parketmiş arabaların arasından yola aniden çıkabilecek çocuklara dikkat ediyordu ve bir şey gördüğünü sanarak yavaşladı. Arabayla caddeden yavaşça geçerken hiç bir çocuk göremedi fakat, arabasının kapısına bir tuğla atıldığını farketti. Aniden arabasını durdurarak tuğlanın fırlatıldığı yere geri döndü. Arabadan indi, oradaOkumaya devam edin “Fısıltı ve Tuğla”

Vefa

Fakir bir adam vardı. Evinde arpa ekmeğinden başka yiyeceği, sırtında keçi kılından dokunmuş giysiden başka giyeceği yoktu. Çok zaman fakirlik belasını başından binlerce gayretine rağmen çıkartamıyordu. Neye el uzatsa ne işle uğraşsa hep kuruyor hep batıyordu. Ormandan odun toplasa evine getirip yığsa ateş düşer yanardı. Tarla ekse buğdayım olsun dese kuraklık olur borç aldığı tohumuOkumaya devam edin “Vefa”

Bir Vefa Hikayesi…

15 yıllık bir evlilik hikayesi… Onları hastalık vurdu ama onlar evlilikte ve sağlıkta verdikleri sözleri unutmadı. İşte bir kocanın eşine olan vefası… Konya’da felç olduktan sonra bakıma muhtaç hale gelen Rukiye Gezer, yemeğini yedirip altına bez bağlayan 14 yıllık kocasının olağanüstü desteği sayesinde hastalıkla mücadele ediyor. Karatay Belediyesi Şefkat Evleri’nde eşiyle birlikte kalan Hacı FetihOkumaya devam edin “Bir Vefa Hikayesi…”

Aslan ve Fare

Ormanlar kralı aslan ormanda bir gün yatmış uyuyormuş. Minik bir fare aslanın üzerinde korkusuzca dolaşıyormuş. Aslan sinirlenerek uyanıp fareyi kuyruğundan tutup, yakalamış. Tam öldüreceği sırada fare yalvarmış: “Ne olur beni bırak! Gün olur benim de sana bir iyiliğim dokunur,” demiş. Aslan farenin bu sözlerine gülerek:  “Sen küçük bir faresin, bana ne iyiliğin dokunur ki?” deyip,Okumaya devam edin “Aslan ve Fare”

Sabır

  Tesbihlerin ruhu sabırdır.Sabır, başlı başına bir tesbihtir.Tanrı yüzbinlerce kimya yarattı ama, insan sabır gibi bir kimya görmedi.Sabret , zira sabırla güçlük ortadan kalkar.Sabır, ferahlığın anahtarıdır.Tanrı, kendi eserine bakanın yanında var, zatına bakanın yanında ise yoktur. Tanrı’dan başkasına kavuşmak ona gitmekle olur. Halbuki Tanrı’ya sabır ile ulaşılabilir.Mevlana Bir bakırcı ustası müthiş bir ilim arzusuyla elindekiOkumaya devam edin “Sabır”

Sana bir müjdem var

  Uzun yıllardır bu sevinçli haberi bekliyordu Sanki ayakları yerden kesilmiş heyecanından uçuyordu Hemen beyine, annesine, ne bileyim, onun derdini yüklenen herkese bu müjdeli haberi vermeliydi Hızlı hızlı hastane merdivenlerinden indi Gördüğü herkese gülümsüyordu Kapıdaki dilenci çocuğa çıkarıp 20 milyon verdi Çocuk şaşkınlık içinde gözleri faltaşı gibi açılmış: -Bu çok değil mi abla? diyebildi TebessümOkumaya devam edin “Sana bir müjdem var”

Çok lezzetli

  Lokman Hakîm, zengin bir adamın kölesiydi. Bir gün Lokman Hakîmin efendisine olarak bir meyve getirdiler. Efendisi, Lokman Hakîmi sevdiği için, onu çağırdı ve meyveyi kesip ona bir dilim verdi. Lokman, o dilimi bal gibi, şeker gibi yedi. Hem de öyle lezzetle yedi ki Lokman’ın efendisi, ikinci dilimi de kesip sundu. Böyle, böyle meyveyi tekmilOkumaya devam edin “Çok lezzetli”

Bu nedir?

  60lı yaşlarda baba 25 – 30 yaşlarda oğul, beraber bahçede oturuyorlardı. Ağaca bir kuş gelmiş , bir yere bir ağaca neşeyle oynuyordu, baba oğluna sordu -Bu nedir? -Evlat cevapladı -Kuş Babanın gözü kuşdaydı devamlı onu takip ediyordu ve tekrar oğluna sordu. -Bu nedir? -oğlu sıkılgan bir şekilde Kuş dedi. Babanın gözü yine kuştaydı veOkumaya devam edin “Bu nedir?”

Sabır çanağı

  Sabırla ilgili çok meşhur bir deyim vardır, Sabır çanağı taştı, diye Hikayesi ise şöyle; zengin bir adam genç yaşta ölmüş Karısı da bir yıl sonra ölünce, mallarının tek varisi olan küçük kızlarına amcası vasî olmuş Amcası, yengesi ve oğulları, yetim kızcağızın hem mallarını yerler hem de hizmetçi gibi davranırlarmış Bütün ev halkının ayrı ayrıOkumaya devam edin “Sabır çanağı”

Tecrübeye Saygı

İşte bir gün yaşlılardan birini, oğlu ormana götürüp bırakmak istemiş. Kış mevsimiymiş. İhtiyar, oğul ve küçük torun beraberce ormana gitmişler. İhtiyarı bırakmış dönüyorlarmış ki, küçük torun oyuncak kızağını dedesinin yanında unuttuğunu fark etmiş. Babasına dönüp almalarını söylemiş.

Aşk ve Zaman

Bir zamanlar, bütün duyguların üzerinde yaşadığı bir ada varmış; Mutluluk, Üzüntü, Bilgi ve tüm diğerleri, Aşk da dahil… Bir gün, adanın batmakta olduğu, duygulara haber verilmiş. Bunun üzerine hepsi, adayı terk etmek için sandallarını hazırlamışlar.

Çirkin Postacı

  Dünyanın bana zindan olduğu günlerdi. Sanırım birkaç defasında da evden ağlayarak dışarı çıkmıştım. Hayatım kararmıştı da bir ışık bekliyordum sanki ama yoktu. İşte böyle düşündüğüm günlerde daire kapıma sıkıştırılmış bir Mektup buldum. Hayretle baktım üzerinde göndericisi yazmayan zarfa. Sonra odama girip açtım… “Acıları paylaşmak insanların vazifesidir” diyordu. “Senin geçtiğin sokakta ben de vardım. AmaOkumaya devam edin “Çirkin Postacı”

Hayat Uzun Değildir, Hele hedef yok ise…

  Genç bir hanım: “Çalışmaya, hayatımı kazanmaya karar verdim” diyordu. “Bu karar hiçbir mana ifade etmez…” dedim. “Neden? Size karar verdim, diyorum.Hem bu kararım kat’î.” “Bakın! Hayatta kat’î bir karar diye bir şey yoktur. Sadece derhal harekete geçen ve asla harekete geçmeyen insanlar vardır.” “Beni kolay itham ediyorsunuz. Evet, bu güne kadar hiç bir işOkumaya devam edin “Hayat Uzun Değildir, Hele hedef yok ise…”

Hayatın Yankısı

İnsanlar buna yankı derler, ama aslında bu hayattır. Hayat daima sana, senin verdiklerini geri verir. Hayat yaptığımız davranışların aynasıdır. Daha fazla sevgi istediğin zaman daha çok sev! Daha fazla şefkat istediğinde, daha şefkatli ol! Saygı istiyorsan insanlara daha çok saygı duy.